USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Yapay Zekânın En Başarılı ve En Başarısız Olduğu Konular

Yapay zekâ her ne kadar birçok farklı görevde hayatımızı kolaylaştırıyor olsa da her konuda başarılı durumda değil. Peki hangi konularda başarısız?

Yapay Zekânın En Başarılı ve En Başarısız Olduğu Konular
23-07-2025 21:37

Yapay zekâ son yıllarda teknoloji dünyasının en popüler icadı hâline geldi. Akıllı telefonlarımızdaki asistanlardan, izleyeceğimiz filmi tahmin eden platformlara kadar hayatımızın her alanına sızmış durumda. Buna rağmen kimi zaman bir dâhi gibi en karmaşık problemleri saniyeler içinde çözerken, kimi zaman en basit bir espriyi bile anlamakta zorlanıyor.

Biz de bu içeriğimizde yapay zekâ hakkındaki abartılı beklentileri ve yersiz korkuları bir kenara bırakacağız. Onun yerine madalyonun iki yüzüne de bakacağız. Yapay zekânın hangi alanlarda insanı geride bırakacak kadar başarılı olduğunu ve hangi konularda hâlâ bir çocuğun sağduyusuna bile sahip olmadığını net örneklerle inceleyeceğiz.

Yapay zekâ hangi alanlarda başarılı?

Yapay zekânın başarılı olduğunu söyleyebileceğimiz alanlar genellikle bol miktarda veri içeren, tekrar eden ve belirli kurallara dayalı görevlerdir. Bu alanlarda insan hızını ve kapasitesini fersah fersah aşmış durumda.

1. Veri analizi ve tekrarlayan görevler

Milyonlarca satırlık bir Excel tablosunu inceleyip anlamlı sonuçlar çıkarmak bir insan için haftalar sürer ama yapay zekâ bu işi dakikalar içinde hatasız bir şekilde yapabiliyor.

Finansal piyasalardaki anormallikleri tespit etmek, bir şirketin satış verilerindeki gizli trendleri bulmak veya fabrikalardaki üretim bandını denetlemek gibi görevler, yapay zekânın en sevdiği işlerdir.

2. Görüntü ve ses tanıma

Telefonunuzun kilidini yüzünüzle açmanız, sosyal medyadaki fotoğraflarda arkadaşlarınızın otomatik olarak etiketlenmesi veya sesli komutlarla asistanınıza bir şeyler yaptırmanız... Tüm bunlar yapay zekânın görüntü ve ses tanımadaki başarısı sayesinde mümkün oluyor.

Tıp alanında, bir doktorun gözden kaçırabileceği ufacık bir detayı röntgen veya MR görüntülerinde saptayarak erken teşhise yardımcı olması da bu başarının en hayati örneklerinden biri.

3. Kişiselleştirilmiş öneriler

"Bu filmi sevebilirsiniz" veya "Bu ürünü alanlar şunları da aldı" gibi önerilerle sıkça karşılaşıyoruz. İşte bu kişiselleştirme sihrinin arkasında da yapay zekâ var.

İzleme, dinleme ve satın alma alışkanlıklarımızı analiz ederek zevklerimize en uygun içerikleri ve ürünleri önümüze getiriyor. Anlayacağınız Netflix, Spotify ve Amazon gibi dev platformların başarısının temelinde de yapay zekâ yatıyor.

4. Strateji oyunları

Satrançta Garry Kasparov'u yenen Deep Blue veya Go oyununda dünya şampiyonunu mağlup eden AlphaGo, yapay zekânın belirli kuralları olan kapalı sistemlerdeki ezici üstünlüğünü zamanla kanıtladı.

Milyarlarca hamle olasılığını hesaplayıp en doğru stratejiyi belirleme konusunda yapay zekâlar günümüzde bile insan beyninin çok ötesinde bir performans sergiliyor.

Yapay zekâ hangi alanlarda yetersiz?

Yapay zekâ, veri ve mantıkla çözülen işlerde ne kadar iyi olursa olsun, devreye insanî özellikler gerektiren konular girdiğinde de bir o kadar zayıf durumda.

1. Sağduyu ve akıl yürütme

Bir insana "Buzdolabına fil sığar mı?" diye sorsanız, size anında "Hayır" der. Yapay zekâ ise bu soruyu cevaplamak için filin ve buzdolabının boyut verilerine ihtiyaç duyar çünkü onun "sağduyu" olarak bildiğimiz, dünyanın fiziksel ve sosyal kurallarına dair genel bir anlayışı yoktur.

Yani basit özetle bir şemsiyenin yağmurdan korunmak için kullanıldığını "bilir" ama ıslanmamanın neden önemli olduğunu siz anlatmadığınız sürece "anlamaz".

2. Duygusal zekâ ve empati

Yapay zekâ, bir metindeki kelimelerden yola çıkarak "mutlu" veya "üzgün" bir ifadeyi tespit edebilir ancak bir insanın ses tonundaki titremeyi, yüzündeki belli belirsiz bir mimiği veya bir anlık duraksamasını yorumlayarak empati kuramaz.

İnsan ilişkilerinin temelini oluşturan bu derinliği ve duygusal anlayışı taklit etmesi şimdilik imkânsız görünüyor. Bu yüzden bir terapistin veya iyi bir dostun yerini alması çok zordur.

3. Yaratıcılık ve özgünlük

Evet, yapay zekâ artık resim yapabiliyor, müzik besteleyebiliyor ve hatta şiir yazabiliyor ancak tüm bunları öğrendiği milyonlarca mevcut sanat eserinin kalıplarını ve stillerini birleştirerek yapabiliyor.

Kendi iç dünyasından, acılarından, sevinçlerinden veya hayallerinden beslenen özgün bir ilhamı yok. Ortaya çıkardığı sonuçlar teknik olarak etkileyici olsa da genellikle insan elinden çıkan bir sanat eserindeki "ruh" onda daima eksiktir.

4. Etik ve ahlaki konular

Yapay zekânın en başarısız olduğu alanların başında zorlu ahlaki ikilemler gelir. Örneğin bir otonom otomobilin kaza anında "yayayı mı, yoksa yolcuyu mu feda etmesi gerektiği" gibi gri alanlarda karar veremez çünkü ahlak, kültürel, kişisel ve durumsal faktörlere bağlı karmaşık bir kavramdır ve matematiksel formüllere dökülemez.

Yapay zekâ bir gün insanlar kadar zeki olabilir mi?

Bu soru zekânın tanımına bağlıdır. Eğer zekâ, belirli bir görevi hızla ve hatasız yapma yeteneğiyse (satranç oynamak, veri analiz etmek gibi), yapay zekâ zaten birçok alanda insanlardan daha zekidir ancak zekâyı sağduyu, empati, yaratıcılık ve bilinç gibi kavramlarla tanımlarsak, yapay zekânın insan seviyesine ulaşması için önünde daha çok uzun bir yol var.

Yapay zekânın en büyük riski nedir?

Teknik risklerin başında eğitildiği verilerdeki ön yargıları (ırksal, cinsel vb.) öğrenip kararlarına yansıtması gelir. Sosyal riskler ise kötü niyetli kullanımı (sahte videolar, otonom silahlar) ve iş gücü piyasasındaki ani değişimlerdir. Bu riskleri en aza indirmek, teknolojiyi geliştirirken etik kuralları ve insan odaklı bir yaklaşımı ön planda tutmakla mümkündür.

Kaynak: WEBTEKNO.COM

ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Karikatürler