Çapraz bağları kopan ve kırılan bacağı alçıya alınan Taştan’a 10 gün iş göremez raporu verildi. Taştan, "Reklamcılık yapıyorum. İş yerimin önünde gün boyu bir araç park etmişti. Malzeme geldiği için iş yerine boşaltamıyorduk. Otomobilin üzerindeki telefonu arayıp aracı kaldırmalarını istedim. Sonum bu oldu" dedi. Taştan'a saldırı anları güvenlik kamerasına yansıdı.
Olay, 6 Mart günü Yakutiye ilçesi 50. Yıl Caddesi’nde meydana geldi. 2 çocuk babası Ahmet Taştan, reklamcılık yaptığı iş yerinin önüne park edilen otomobili gördü. Akşama kadar bekleyen Taştan, gelen olmayınca aracın camında yazlı olan telefon numarasını arayarak malzeme indirecekleri için aracı dükkanın önünden kaldırmalarını istedi. Telefondaki kişi ile Ahmet Taştan bir süre tartıştı. Aracın yanına gelen sürücü ve yanındakiler ile Ahmet Taştan arasında tartışma çıktı. Çevredekilerin araya girmesiyle taraflar tartışmayı sonlandırdı.
Evinde yaptığı iftar sonrası kendisini arayan kişi, Ahmet Taştan'ı konuşmak istediğini belirterek iş yerinin önüne çağırdı. Otomobilinden inen Taştan, gündüz tartıştığı gencin yanına gitti. Konuşmaya başladıkları sırada arkasından gelen kişi Ahmet Taştan'ın üzerine atlayarak yere düşürdükten sonra iki kişi tekme tokat vurmaya başladı. 3-4 kişi de etrafta önlem alıp ayırmaya gelenlere izin vermedi.
‘GEL KONUŞACAĞIZ DEDİLER, DÖVDÜLER’
Tedavisi tamamlanarak hastaneden evine gelen Ahmet Taştan kendisini döven kişilerden şikayetçi oldu.
Olaya karışanlar polis merkezinde alınan ifadelerinin ardından serbest bırakıldı.
İş yerine saat 08.00-09.00 sıralarında geldiğin belirten Taştan, şunları söyledi:
“Dükkanımın önünde bir araba vardı. Saat 17.00 olduğu halde gelip almadılar. Ben de aracın camında yazan numarayı arayarak malzeme indireceğimizi ve aracı çekmelerini istedim. O da bana telefonda 'Babanızın yeri mi?' dedi. 'Malzeme indireceğiz arabanız engel oluyor' dedim. İsmini bilmediğim şahıs 10 dakika sonra yanıma geldi, tartışmaya devam ettik. Bana vurmaya çalıştı ama onu itekledim. Çevredekiler araya girdi, ayrılıp uzaklaştık. Eve geldim, iftarımı ettim. O sırada bir telefon geldi. Arayan kişi, 'Kardeş gel seninle konuşacağız' dedi. Numaranın onlara ait olduğunu anladım, 'Tamam geliyorum' dedim. Giderken bizim yanımızdaki fırında çalışan arkadaş beni cep telefonu ile arayıp, 'Sakın buraya gelme. Pusu kurmuşlar, seni dövecekler' diye uyardı. Ben konuşacağız düşüncesi ile söylediği yere gittim. Tartıştığım genç oradaydı, hemen yanına geçtim. 'Ramazandan önceyi, sonrayı niye karıştırıyorsun?' dedim. Bir baktım güldü. Zaten güldüğü zaman başıma gelecekleri anladım. Arkamdan biri bana vurdu, yatırmaya çalıştı. Ayağımı büktü, yere bastırdı, tam boğazıma çıktı. Rahat 3 dakika benim boğazıma bastırdı. Kimlik gösterip, 'Ben polisim, hele bana bir şey yap, benim kardeşime vurursun he sen' dedi. Yerde sırtıma tekme vurdular. Babası geldi. 'Sen beter olacaksın, seni beter edeceğiz. Seni yaşatmayacağız. Sensin ha benim çocuğuma vuran' dedi. Benim ona vurduğum da yoktu. Aramızda ufak bir tartışma yaşandı. Ama o gidip ailesine ne anlattı bilmiyorum. Yazık günah ben Erzurum'da esnafım. Hastaneye gittim sağ bacak çapraz bağlarımda kopuk ve kırık olduğunu söylediler. 10 gün rapor verdiler. Şimdi evde iyileşeceğim günü bekliyorum. Şikayetçiyim."
DHA
Kaynak: SACITASLAN.COM